Araştırma Makalesi
BibTex RIS Kaynak Göster

Evaluation of the claim which suggests the relation of hadīths to the Holy Book and its influence by it, within the context of the hadīth ‘Those who seek to live long and increase their blessings (rizq) should better family ties (sıla-i rahim)’

Yıl 2012, Cilt: 10 Sayı: 2, 23 - 40, 30.12.2012

Öz

Infiltrating into Islamic society by presenting superstitious beliefs and thoughts
from cultures not related to Islam as valid hadiths, has been seen as a serious threat towards
Islam’s purity (nazahat) by hadīth scholars. Such unfounded beliefs and thoughts have been
thoroughly examined and refuted for the purpose of keeping the purity and clarity of the
heart and soul of Islamic society. Alongside the superstitious expressions of the Israelites
culture that are falsely being claimed as “hadīths” by converts, persons in close contact with
people of the book, or people with ulterior motives, it is a reality that there are authentic
hadiths which abide to The Quran and authoritative Sunnah and at the same time show similarities with the unaltered portions of Torah and The Bible. This article will examine the
hadīth “Those who seek to live long and increase their blessings (rizq) should better family ties
(sıla-i rahim),” also its similar statement found in the Torah within the context of the claim
“relation of hadiths to the Holy Book and its influence by it” and three different notions that
have been put forward will discussed.
Citation: Halil İbrahim KUTLAY, “Evaluation of the claim which suggests the relation of
hadiths to the Holy Book and its influence by it, within the context of the hadith “Those who
seek to live long and increase their blessings (rizq) should better family ties (sıla-i rahim).” (in
Turkish), Hadis Tetkikleri Magazine (HTD)

Kaynakça

  • Hadis Tetkikleri Dergisi, (HTD), X/2, 2012.

Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi

Yıl 2012, Cilt: 10 Sayı: 2, 23 - 40, 30.12.2012

Öz

İslâm dışı kültürlerden İslâm toplumuna sızan ve ‘hadis’ şeklinde sunulan bâtıl inanç ve düşünceler, tenkid ehli hadis âlimleri tarafından İslâm’ın nezahetini tehdid edecek ciddî bir tehlike olarak görülüp büyük bir titizlikle incelenmiş, İslâm toplumunun gönül ve ruh dünyasının safiyet ve berraklığını bulandıracak bu çeşit asılsız inanç ve düşünceler reddedilmiştir. Bazı mühtedîler, ehl-i kitapla sıkı irtibat içinde olanlar, ya da art niyetli kimseler tarafından ‘hadis’ diye nakledilen İsrâiliyyât kültürünün hurafe ifadeleri yanında gerçekten Kur’ân-ı Kerîm ve sahîh sünnetle örtüşen, Tevrat ve İncil’in tahrif edilmemiş kısımlarıyla benzerlik arz eden sahîh hadislerin varlığı da bir gerçektir. Bu makalede; “Ömrünün uzamasını, rızkının artmasını isteyen sıla-i rahim yapsın,” ifadesiyle Türkçemize çevrilen ve benzeri bir ifade ile Tevrat’ta yer alan hadis “hadislerin kutsal kitapla irtibatı ve ondan etkilendiği iddiaları” bağlamında incelenmekte ve bu konuda ileri sürülen üç ayrı görüş tartışılmaktadır.

Kaynakça

  • Hadis Tetkikleri Dergisi, (HTD), X/2, 2012.
Toplam 1 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Birincil Dil Türkçe
Konular Din Araştırmaları
Bölüm Makaleler
Yazarlar

Halil İbrahim Kutlay

Yayımlanma Tarihi 30 Aralık 2012
Yayımlandığı Sayı Yıl 2012 Cilt: 10 Sayı: 2

Kaynak Göster

APA Kutlay, H. İ. (2012). Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi. Hadis Tetkikleri Dergisi, 10(2), 23-40.
AMA Kutlay Hİ. Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi. HTD. Aralık 2012;10(2):23-40.
Chicago Kutlay, Halil İbrahim. “Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı Ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-I Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi”. Hadis Tetkikleri Dergisi 10, sy. 2 (Aralık 2012): 23-40.
EndNote Kutlay Hİ (01 Aralık 2012) Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi. Hadis Tetkikleri Dergisi 10 2 23–40.
IEEE H. İ. Kutlay, “Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi”, HTD, c. 10, sy. 2, ss. 23–40, 2012.
ISNAD Kutlay, Halil İbrahim. “Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı Ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-I Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi”. Hadis Tetkikleri Dergisi 10/2 (Aralık 2012), 23-40.
JAMA Kutlay Hİ. Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi. HTD. 2012;10:23–40.
MLA Kutlay, Halil İbrahim. “Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı Ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-I Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi”. Hadis Tetkikleri Dergisi, c. 10, sy. 2, 2012, ss. 23-40.
Vancouver Kutlay Hİ. Hadislerin Kutsal Kitapla İrtibatı ve Ondan Etkilendiği İddialarının ‘Ömrünün Uzamasını, Rızkının Artmasını İsteyen Sıla-i Rahim Yapsın’ Hadisi Bağlamında Değerlendirilmesi. HTD. 2012;10(2):23-40.

İlim Tasavvurumuz Üzerine…

İslâm ilim geleneği, ihtiva ve temsil ettiği zâhirî, aklî, felsefî ve irfânî zenginliği ile küllî bir gerçekliği yansıtmaktadır. Söz konusu zenginlik alanlarının her birisi meşrûiyyetini, kendi usûlü dairesinde hakikat arayışı süreci içerisinde bulunuşuyla temellendirmektedir. Başlı başlarına müstakil birer ilim dalı olmaları ve bunun neticesinde tarifi, gayesi ve mesâili itibariyle sınırları belirgin olsa da, ortak bir tasavvura aracılık etmeleri dolayısıyla kaçınılmaz biçimde, bünyesinde sair ilimlerle kendi zaviyelerinden müştereklikler barındırır. Ne var ki, kendine has mesâildeki farklılaşmalar, bütünün temsil ettiği küllî tasavvurun varlığına engel değildir.
Geçmişte ve günümüzde, geleneğin bu yönü gözden kaçırıldığında, ilimler arası irtibat, sözü edilen müştereklikler üzerinden değil, ayrışmalardan hareketle kurulmaya çalışılmıştır. Esasen İslâm ilim geleneğini, ilimler arası iç çekişmelerin ve tartışmaların odağı olarak görmek böyle bir yaklaşım neticesinde ortaya çıkmıştır. Kadîm ilim geleneğimizi fikrî karışıklığın odağı olarak görme zafiyetini sadece şarkiyat geleneğinin bir refleksi imiş gibi kabul etmek kolaycı bir yaklaşımdır. Şarkiyat geleneği ‘ötekinin duruşunu’ temsil ettiği için dikkate alınması ve zafiyetlerine odaklanılması gereken, ‘öteki’lerin dışında kalanlar, yani ‘biz’ olmalıyız.
İlim ehli taifeyi teşkil eden bizlerin bu süreçte yapması gereken, dışardan ve çatışma odaklı yaklaşımı bir yana bırakıp; kendilerini İslâm tasavvurunu zayıflatmaya adamış kişilerin yöntemlerinin üst dilini keşfederek, benzer hatalara düşmekten kurtulmak, muhtelif ilimleri aynı müştereklikte cem eden kadîm geleneğimizin üst tasavvuruna odaklanmaktır.
İslâm toplumu olarak, fikrî hamlemizi gerçekleştirmemiz, körü körüne taklîdi bir yana bırakıp, bize ait değerler manzumemizi keşfetmemize bağlıdır. Modern çağın bilgi üzerindeki bizi kuşatan tahakkümü ve kendi değerlerini bize taşıyan imkânlarını ‘mihengimize’ vurmadan özümseme, bizi sürekli olarak kimliğimizden uzaklaştırmaktadır. Günümüzde öğrendiğimiz en önemli esas, ‘bilginin/ma‘lûmâtın’ kutsallığı iddiasıdır. Oysa her dönemde, mukaddes olan hakikat ve ma‘rifettir. Bir başka ifade ile varlığımız meşrûiyyetini bilgi peşinde koşmamızdan değil, hakikat yolcusu olmamızdan almalıdır.
Doğru yanlış her türlü bilginin kutsanması sebebiyledir ki, arama motorları ve sosyal medya plâtformaları üzerinden paylaşılan veriler, tıpkı, geçmişte ilimler ve ilim ehli arasında sadece ma‘lûmâta odaklanıldığında, ilimler arasındaki müşterek zeminin fark edilememesi ve İslâm tarihinin çatışmalar tarihi şeklinde algılanması gibi, bir ölçüye vurulmaksızın yaygınlığı nisbetinde doğru ve tayin edici bir konum ihrâz etmiştir. Bizler geçmişin ve günümüzün tecrübesinden istifade ederek, tekrar aynı hataya düşmediğimizden emin olmalıyız.
Şu halde, ilim ehline düşen, öncelikle ilimlerin usûlleri ve telif tarzlarının müşterekliğini temin eden ‘üst dilini’; bir başka ifade ile ‘küllî tasavvurunu’ keşfe yönelik gayretlerini arttırmaktır. İlmin bugünkü temsilcilerinin, İlâhî hakîkati zâhirî, aklî, rûhî, kalbî, irfânî plânda idrak için ömür tüketen geçmiş âlim, hakîm ve ârifler ile eserler üzerinden bağ kurmak suretiyle, onların arayış tecrübelerinden istifade etmeleri, ilimleri kuşatan küllî tasavvurun idrâkini mümkün kılacaktır. Bizi küllî tasavvura ulaştıracak olan vasıta, bazen dilin sunduğu imkânlar, bazen akıl, mantık ve felsefenin hâsıl ettiği kazanımlar, bazen de kalbin ve irfânî geleneğin ulaştığı hakikatler olabilecektir.
Bütün bu hususların arayışı içerisinde olan, Hadis Tetkikleri Dergisi (HTD) aracılığı ile de, bize ait duruşa ve müşterek tasavvuru keşfin zaruretine dikkat çekmeyi kaçınılmaz görüyoruz. Bir başka ifade ile, tedbirimizi alıp, tedârikimizi ikmâl ederek seyrimize devam etmenin mutlak ihtiyacımız olduğunu fark ederek, ‘cihet-i vahdemizi’ yeniden hatırlamalı, uydu olmaktan, ezilmişlikten kurtulmalı, kendimize ait usûl, ulemâ ve kitâbiyâta dönmeli, ilmî düşünüşümüzü yeniden ‘âlî tasavvurumuza’ uygun hâle getirmeliyiz.
Kırk ikinci sayımızla, akademik dergicilikte kemâle erdiğimizin göstergesi olarak, kesintisiz yayın hayatını sürdürerek, geride bıraktığımız ilk yirmi yılın ardından, Hadis Tetkikleri Dergisi’nin bu nüshasında; hadis ilimlerinin muhtelif alanlarında ilginizi çekecek tetkiklere yer verdik. İslâm coğrafyasının uzak diyarlarının tasavvurlarını bize sunan makaleler, eser tetkikleri, bilimsel etkinlik ve kitap tanıtımları bu sayımızda sizlerin ilgisine arz ettiğimiz içeriğimizdir.
Destekleriniz sayesinde muhteviyâtı daha da zenginleşecek olan Hadis Tetkikleri Dergisi (HTD) işaret edilen hususlarda bize iletilen her türlü talebe açık olup, bütün imkânlarını kullanarak arzu edilen hususlarda yazarlarımızın yanında olmaya çalışacaktır.
Geride bıraktığımız yirmi yıl ve kırk iki sayı boyunca Hadis Tetkikleri Dergisi’ne (HTD) destek olan, sahip çıkan, bizleri cesaretlendiren, yazılarıyla bizi onurlandıran hayatta olan ve ahirete irtihal eden bütün hoca ve kardeşlerimize şükranlarımızı sunarken, bundan sonra da HTD’nin imkânlarının, araştırmacılarımızın hizmetinde olduğunu te’yîden ifade istiyoruz. Gelecek sayılarımızda görüşmek dileğiyle...
Saygılarımızla...

İbrahim HATİBOĞLU